GÜNCEL
Giriş Tarihi : 30-12-2022 20:00   Güncelleme : 30-12-2022 20:00

İmamoğlu kravat taksaydı iyi hâl indirimi alır mıydı?

İmamoğlu kravat taksaydı iyi hâl indirimi alır mıydı?
İmamoğlu, yargılamayı ciddiye almadığı için cezasından indirim yapılmamış.
Ben demiyorum,
Mahkemenin gerekçeli kararı böyle diyor…
İlginç geldi bana,
Bir insan müsveddesi çıkıyor ve bir kadını bıçaklıyor,
Yetinmiyor varilde yakıyor,
Daha da yetmiyor; yakamadığı kemikleri ve külleri de gömüyor!
Yüce Türk Mahkemesi bu caninin giydiği takım elbise ve kravatına istinaden yargılamayı ciddiye aldığına kanaat getirip, iyi halden indirime gidiyor.
İmamoğlu'na gelince hâkimin kanaati değişiveriyor.
Ama ben biliyordum,
İmamoğlu, bir gün bu davayla ilgili eleştiri yapıyordu,
Ve kravatsızdı.
Bunun bir bedeli elbette olacaktı,
Ve oldu; bir caninin mazhar olduğu indirime, İmamoğlu nail olamadı!

İltisak…
Yeni nesil suç modeli,
Evvel yok idi, iş bu rivayet yeni çıktı…
"Bağlantılı" anlamına gelen bu kelime, son yılların en popüler hukuk jargonu,
Pardon, "yargısal siyaset jargonu" desek daha doğru olur!
Kurt kuzuyu yiyecek ya; kes ve yapıştırıver hemen,
Apışıp kalırsın,
Çünkü apıştan iltisaklısın!
Başına da "Terör" koydular mı; yandı gülüm keten helva,
İşlem tamamdır!
Boku yedin işte,
Tırmalan, feryat et,
Kıçını yırt nafile…
İltisaklısın arkadaş,
Böyle buyurdu Zerdüşt…
Sen devletlülerden daha mı iyi bilirsin,
Sen kimsin ya…; iktidar böyle dediyse böyledir arkadaş!
Sen,
Ey sakıncalı piyade!
Ayağa kalk ve iltisakını dinle:
2010 yılında 15:45 uçağı ile Ankara'dan İstanbul'a gittin.
Bindiğin uçakta bir FETÖ'cü vardı…
Sorarım sana,
Neden 14:45 uçağına veya 16:45 uçağına binmedin de bu saati seçtin,
Haydi söyle, savun kendini!
Ama diyecek bir sözün yok,
Çünkü kriptosun ve uçak yolculuğun bahaneydi.
Üstelik, valizin FETÖ'cünün valiziyle aynı renkteydi,
Ve uçaktan inerken arkadan inmedin önden indin,
Neden?
Çünkü FETÖ'cü de o kapıdan iniyordu!
Hatta merdiven başında durdun ve iktidara meydan okur gibi nefes aldın,
Bunlar tesadüf olabilir mi hiç!
Uçakta, o kadar kapı varken,
Hatta camından inme imkanına sahipken,
Hatta ve hatta inmeyip aynı uçakla geri dönme şansın varken; sen FETÖ'cüyle aynı kapıdan indin ve bunu gizledin!
Bu yüzden de irtibatlısın,
Terörle iltisaklısın!

Sadece FETÖ mü?
Hayır tabi ki,
PKK iltisakın da var!
Uçaktan indikten sonra taksiye veya havalimanına ulaşım sağlayan diğer vasıtalara binmedin,
İBB'nin otobüsüne bindin,
Ama yakalandın,
İBB'de terörle iltisaklılar olduğunu tespit ettiğimiz için sen de iltisaklı olanların çalıştığı kuruma ait toplu taşıma aracına bindin ve artık iltisaklısın!

Bitti mi?
Bitmedi…
Bu seyahatten sonra, yıllarca umuma açık yerlerde sakladın kendini,
Alenen, göstere göstere, gizlenmeye gerek görmeden saklandın.
Ama yine de yakalandın,
Bayram değil seyran değilken, 2022'nin Nisan ayında neden Edirne'ye gittin?
Bizden kaçar mı,
Biz, bu devletin güvenliğini sağlayan "şerefli" y-etkilileriz.
Güya şaşırtacaksın ya; cami ziyaretleri filan yaptın,
Yahu biz yer miyiz hiç; Demirtaş orda olduğu için gittin ve ecdat yadigarı Selimiye Camiini bile iltisakçı emellerine alet ettin.
Orada kıldığın öğle namazına müteakip dua faslında Selahattin Demirtaş için dua ettiğini bilmediğimizi mi sanıyorsun!
Hey yavrum hey,
Sen giderken biz geliyorduk,
Bir de kalkmış bize maval okuyorsun,
Biz var ya biz,
Her bir iltisaklının ayakkabı numarasına kadar biliyoruz,
Ve sen de, 43 numara ayakkabı giyiyorsun!
Kaçacak yerin yok, artık iltisaklısın,
Çünkü iktidara karşısın!

***

AKP'nin alışık olmadığı bir seçim stratejisi
Şimdiye kadar kazanması garanti seçime giderlerdi,
Şimdiyse tek amaç, kaybetmemek…
Şimdiye kadar hedef, oyları artırmaktı,
Şimdiyse tek hedef, oyları daha fazla düşürmemek…
Şimdiye kadarki seçimler muhalefetin kimyasını bozardı,
Şimdiyse AKP'nin kimyası bozuluyor,
Ve bu hal, AKP'nin hiç alışık olmadığı bir durum…
Ne yapıyor peki?
—"Türkiye Yüzyılı" gibi muğlak ve yuvarlak vizyonerlik,
"Bir trilyon dolarlık doğalgaz rezervi bulduk" gibi büyük büyük ve fantastik müjdeler,
—Önceki yapılanların bıktırıcı tekrarı,
"Yaptıklarımızı yıkacaklar" gibi ürkütme senaryoları ve kara propaganda,
—Muhalefeti dağıtmak, bozmak ve birbirine düşürmek için her türlü manipülasyon ve provokasyon…

***

Yargıtay Başkanı:
"Sosyal medya mahkemeleri yargıya zarar veriyor,
Toplum zarar görüyor, devlet zarar görüyor,
Yargıya olan güven azalıyor…"
Sayın Başkan,
Hiç merak etme; yargıya güven filan azalmıyor,
Çünkü olmayan bir şey azalmaz!
"Hamdolsun" yargıya güvende dibi gördük!
Bir de madem "sosyal medya mahkemelerinden" bu kadar muzdaripsin, Allah rızası için siyasal mahkeme kararlarına dair de bir kelam edivereydin,
Ne olurdu yani,
Yoksa "Aman arkadaş, ağzımızın tadı bozulmasın, birileri kızmasın" diye mi söylemekten çekindin!

***

Altılı Masa Dağılır mı?
Neden dağılsın ki,
İktidar istiyor diye dağılacak, öyle mi…
Yahu bu altılı masa cürüm ortaklığı üzerinden Katolik nikahıyla kurulmadı ki; menfaatlere halel geldiği anda dağılsın!
20 yıllık AKP iktidarları boyunca "tekçiliğe ve tek sesçiliğe" o kadar alışmışız ki; iktidara muhalif olanlar bile iktidar siyasetçilerinin, kadrolu yorumcularının ve sinyal karıştırıcılarının söz ve söylemlerine göre davranabiliyoruz!
Halbuki, kurulan bu altılı masa siyasal ve sosyolojik açıdan büyük bir kazanım.
Demokrasiye yakın, otokrasiye uzak bir durum.
Benzemezlerin bile asgari müştereklerde uzlaşabilirliğinin göstergesi.
Bunu kim istemez?
Benci, tekçi, tekelci yönetim isteyenler istemez!
Bilinçaltınızı temizleyin,
Öğrenilmişlik çaresizlik sendromuyla hareket etmeyin,
Kimse Tanrı değildir ve Tanrıyı oynayanlar eninde sonunda kaybetmiş ve kendileri de Tanrı olmadıklarının farkına varmışlardır!